Greenpeace, yani “yeşil barış” örgütü, dünyadaki çevre sorunlarına ve doğal katliamlara karşı çeşitli çalışmalar yürüten ve çözüm üreten uluslararası bir çevre kuruluşudur. Çevresel yıkımı durdurmak dışında hiçbir amacı olmayan Greenpeace, çevreye karşı işlenen suçları kamuoyuna duyurmak ve farkındalık oluşturmak amacıyla kampanyalar düzenliyor; lobi faaliyetleri yürütüyor; çeşitli etkinlikler tertipliyor, yaptıkları analiz ve çalışmaları basın aracılığı ile kamuoyu ile paylaşıyor.
Yeşil barış temsilcilerinin çevreye karşı işlenen suçlar sebebiyle düzenledikleri eylemler sık sık medyanın gündeminde yer alır. Çevre sorumluluğu bilinci ile hayati tehlikeleri bile göze alan Greenpeace eylemcileri, birçok çevre katliamının önüne geçti. 46 yıldır çevre bilinci oluşturmak için çalışan ve dünya üzerinde 3 milyon, Türkiye’de 50 bin destekçisi olan Greenpeace nasıl bir örgüt, hangi sorunların çözümünü sağladı, hedefleri nedir? Bu soruların cevabını makalemizde bulabilirsiniz.
(Dalga Çıkartmayın Komitesi üyeleri ve Greenpeace kurucuları, (soldan sağa) Jim Bohlen, Paul Cote, Irving Stowe...)
Greenpeace Nasıl Doğdu?
Greenpeace, 1971 yılında Kanada’da doğdu. Kanadalı küçük bir grubun nükleer deneme çalışmalarını protesto etmek amacıyla küçük bir balıkçı teknesi ile yola çıkmaları ile ortaya çıkan Greenpeace’in kurucuları Bob Hunter, David McTaggart, Dorothy Stowe ve Irving Stowe’dir.
Bob Hunter; Greenpeace eylemi tarzını ortaya çıkaran bir gazeteci. Hunter’in medya teorileri Greenpeace’in kitlelere ulaşmasını sağladı. Bu sayede örgüt kısa sürede tanındı.
David McTaggart; Greenpeace’in ilk yelkenlisinin sahibi bir Kanadalı... Greenpeace’in kurulduğunu bir gazeteden öğrendikten sonra Fransa’daki nükleer silah denemelerine karşı çıkmak üzere yola çıkmış. Girişimciliği, Greenpeace’e ilham kaynağı olmuş. Greenpeace’in yapısını ve yöntemlerini belirleyen bir çevreci olarak adını tarihe yazdırdı.
Dorothy ve Irving Stowe çifti; nükleer deneme alanına giden ilk eylemcilerden… Aynı zamanda Greenpeace ilkelerini oluşturan ve tecrübelerini aktaran öncü isimler...
Dalga Çıkartmayın Komitesi ve Greenpeace
Greenpeace, 1970 yılında kurulan Dalga Çıkartmayın Komitesi’nin ikinci adı aslında. Amçitka adasında yapılacak bir nükleer denemeyi önlemek amacıyla kurulan Dalga Çıkartmayın Komitesi’nin kurucuları; Dorothy ve Irving Stowe, Marie ve Jim Bohlen, Ben ve Dorothy Metcalfe ve Bon Hunter… Kanadalı ekolojist Bill Darnell’in, bir toplantısı sırasında bir katılımcı iki parmağını havaya kaldırarak ‘barış’ dedi. Bunun üzerine Darnell, “Bunu Green Peace” yapalım deyince “Greenpeace” adı doğdu.
Ardından grup üyelerinin Amçitka adasındaki nükleer deneme karşıtı yolculuğu grubun adını Kanada’ya ve dünyaya duyurdu.
Türkiye’ye ilk Greenpeace gemisi 1992 yılında geldi. O tarihten bu yana da toksik madde ve atıklar, nükleer silahsızlanma, deniz kirliliği, enerji politikalarının çevreye etkisi gibi alanlarda faaliyetlerini sürdürüyor. Greenpeace’in Türkiye’de temsilciliği bulunmuyor; ancak Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok ilde destekçisi bulunuyor.
Greenpeace’in günümüzdeki merkezi Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da. Başkanı ise insan hakları savunucusu Güney Afrikalı Dr. Kumi Naidoo’dur.
Greenpeace’in Misyonu Nedir?
Greenpeace’in amacı; gezegenin tüm çeşitliği ile yaşamı desteklediğinden emin olmaktır. Aynı zamanda çevre suçlarına karşı şiddet içermeyen, dikkat çekici eylemlerle tanıklık etmek, çevre skandallarını ortaya çıkarmak ve kamuoyu ile paylaşmaktır.
Uluslararası lobi faaliyetleri ile taslaklar önererek kabul ettiren etkili bir çevre kuruluşu olan Greenpeace’in politik ve ticari menfaatlerden uzak, bağımsız bir yapısı var. Şirketlerden, siyasi partilerden ve hükümetlerden bağış, yardım ve sponsorluk kabul edilmiyor. Faaliyetlerini bireysel maddi desteklerle yürütüyor. “Çevre yararına hareket etme” ilkesini şiar ediniyorlar. “Daimi dostumuz ve düşmanımız olamaz” diyerek, çevre sorunlarının çözümünde değişimden yana olan her kişi, kurum, şirket ve hükümetle çalışabileceklerini deklare ediyorlar.
Mevcut durumda ve gelecekte canlıların yaşam alanını kısıtlayan, geleceklerini tehdit eden her türlü çevre sorunu için bilinçli müzakereler yürütüyor ve destekliyor; çözümler üretiyor; yol haritaları belirliyor; senaryolar oluşturuyor; bilimsel raporlar hazırlıyorlar; suçluları ortaya çıkarıyor; gerekirse basın yoluyla kamuoyuyla paylaşıyorlar.
Küresel çapta yapılanması olan Greenpeace’in misyonunu şöyle sıralayabiliriz;
- Küresel çevre sorunlarını ortaya çıkarmak
- Yeşil ve barış dolu bir gelecek için çözümler sunmak
- Bağımsız kampanyalar yürütmek
- Her tür biyoçeşitliliği korumak
- Denizler, okyanuslar, toprak, hava ve su kaynaklarının tahrip edilip kirletilmesini önlemek
- Barışa, küresel silahsızlanmaya destek vermek
Greenpeace’in Çalışma Sistemi
Greenpeace, tüm ülkelerdeki çevre skandallarına karşı kampanyalar yürütüyor. Kampanyalar çerçevesinde dikkat çekici ancak şiddet içermeyen eylemler düzenleniyor. Yetkililerle görüşerek uluslararası çevresel anlaşmalara gözlemci olarak temsilci gönderiliyor. Lobi faaliyetlerinde bulunmak, çözümler üretmek, seçenekler sunmak, numuneler alarak analizler yaptırmak gibi etkinliklerle de çevre sorunlarının çözümüne katkı sağlanıyor.
Düzenlenen kampanyalarda kullanılan konu başlıklarından bazıları; iklim değişikliği, okyanus ve denizler, ormanlar, genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO), nükleer ve toksik maddeler şeklindedir.
Greenpeace Eylemleri
Greenpeace, eylemlerinde şiddetsizlik ilkesini benimsiyor. “Vicdana dayanan eylem pratikliği” ilkesine dayanan eylemler, “tanıklık etme” kavramından esinlenerek planlanıyor. Örgüt eylem stratejisi; “bireysel sorumluluğa dayanan bireysel eylem” prensibine dayanıyor.
Greenpeace eylemlerinin amacı; ilgili çevre sorununun çözümü için düzenlenen kampanyanın bir parçası olarak çevre suçlarına tanıklık etmektir. Eylemlerde suçlu şirket veya hükümet üzerinde baskı ve kamuoyu oluşturmak amacı da vardır.
Greenpeace, dünyada ve Türkiye’de ses getiren onlarca eylem düzenlemiştir. Bu eylemler sonucunda elde edilen başarılardan bazıları şunlardır;
- 1971: İlk Greenpeace eyleminin ardından Amerika Alaska’daki nükleer denemelerini durdurdu
- 1975: Fransa atom bombası denemelerinden vazgeçti
- 1989: Okyanuslarda akıntı ağlarıyla avlanma Birleşmiş Milletler kararı ile yasaklandı
- 1996: Atom bombası denemeleri dünya çapında yasaklandı
- 2001: Kalıcı Organik Kirleticilere son verilmesi için Birleşmiş Milletler Anlaşması imzalandı
- 2004: Greenpeace raporu sonucu birçok ünlü giyim firması, çocuk giysilerinde kullandıkları kimyasalları üretimlerinden kaldıracaklarını taahhüt etti
- 2005: Ünlü elektronik firmaları ürünlerinden zehirli kimyasalları çıkarmayı taahhüt etti
- 2012: Güney Kore hükümeti bilimsel balina avcılığı politikalarına son verdi
Türkiye’de Greenpeace başarıları;
- 1993: “The SS United States” adlı asbestli geminin sökülmesi engellendi
- 1995: İzmir Körfezi’ni kirleten ve zehirleyen bir deri fabrikası kapatıldı
- 2000: Nükleer enerji ihalesi iptal edildi
- 2003: Tonlarca asbest ve zehirli atık içeren Fransız ve İspanyol gemilerin Türkiye’ye girişi engellendi
- 2004: İskenderun Körfezi’nde batan “MV Ulla” adlı geminin çıkarılması ve atıklarının İspanya’ya gönderilmesi kararlaştırıldı
- 2014: Greenpeace, Türkiye’deki yasaklı GDO’lu ürünlerin yüzde 100 tespit edilemediğini ortaya çıkardı
- 2015: “Zeytini seviyorum” adlı kampanya başarı ile sonuçlandı
Birçok çevre sorununun çözümü ve suçluların tespiti için kampanyalar düzenleyen Greenpeace, nükleer, denizler, iklim değişikliği, enerji, tarım ve gıda gibi konu başlıklarında çok sayıda kampanyaya imza attı. Bu kampanyalarda; Çernobil, Fukuşima, orkinoslar, balinalar, Kuzey Kutbu, HES’ler, GDO konuları başta olmak üzere birçok rapor, sunum ve öneri sunuldu.
Greenpeace Gemileri
Greenpeace’in; Rainbow Warrior II, Arctic Sunrise, Esperanza adlı 3 adet gemisi bulunuyor.
Rainbow Warrior II; İlk Rainbow Warrior gemisi 1985’te bombalandı. İkincisi ise 22 yıl görev yaptıktan sonra 2011 yılında emekliye ayrıldı.
Arctic Sunrise; 1995 yılında Kuzey Denizi’nde petrol tesislerinin denize bırakılmasını önlemek amacıyla görece başladı. Buzkıran olarak tasarlanan gemi, buzulları parçalamadan yol alabiliyor.
Esperanza: 2002 yılında denize indirildi. Aynı yıl yaşlı ormanların korunması ile ilgili kampanyalarda kullanıldı. Greenpeace’in en büyük gemisi.