Kehribar, çam familyasında yer alan bir ağacın fosilleşmiş reçinesine verilen isimdir ve uzun yıllardan beri gerek takı, gerek süs eşyası, gerekse de tesbih olarak her zaman ilgi görmüştür. Kehribarın gördüğü bu ilgi ve talepten dolayı yıllar içerisinde taklitleri de ortaya çıkmıştır.
Yirmibirinci yüzyıl ile birlikte plastiğin ve bakalitin kullanım alanları artmış, dolayısıyla bu maddeler kullanılarak yapılan taklit kehribar taşları da piyasaya hızla yayılmıştır. Bu taklitlerin satışlarının en çok gerçekleştiği yer de Kuzey ve Doğu Afrika, Orta Doğu ve Hindistan’dır. Kullanılmaya başlanan yeni maddeler ile birlikte kimya endüstrisinin de gelişimi taklit kehribar taşı üretenlerin daha da başarılı olmasına ve yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur.
Sahte kehribar üretimi birkaç yoldan gerçekleştirilmektedir. Çoğu zaman kullanılacak sentetik malzeme, kehribarın doğada bulunan şekline benzetilir, içine gerçeğini andırması amacıyla fosiller yerleştirilir ve ardından da reçine kokusuna sahip bir yağın içine batırılır. Genelde kullanılan malzeme, plastik, bakalit, cam, akrilik, polyester ve copaldir. Sahte kehribar üretimi o kadar yaygın ve başarılıdır ki, İngiltere Tabiat Tarihi Müzesi’nde bulunan bir kehribarın bile yıllar sonra sahte olduğu ortaya çıkmıştır.
Sahte kehribarı anlamanın birkaç yolu
- İlk olarak fiziksel özelliklerine bakılabilir. Sahte kehribarların içinde bulunan fosiller, sinek, arı, diğer böcek gibi hayvanların fosil kapanımları, genelde fazla bozulmaya uğramamış, hırpalanmamış olmaktadır ve taşın içerisinden net olarak seçilebilmektedirler. Gerçek kehribarın içindeki fosilin boyutu birkaç milimetreyi geçmez ve genelde fosilin çizgileri bulanıktır.
- Bir diğer yöntemde de ısıtılan bir metal, bu iğne, çivi ya da çubuk olabilir, eldeki kehribarın bir köşesine dokundurulur. Eldeki gerçek kehribarda, sıcak metalle dokunulduğunda ortaya hoş bir reçine kokusu çıkacaktır ama sahte kehribar, içindeki sentetik maddeler sebebiyle kötü bir koku yayacaktır.
- Başka bir yöntemde, eldeki kehribar iyice ısınıncaya kadar bir kumaşa sürtülür. Hafif sıcak kehribar, saç teline ya da küçük kağıt parçalarına yaklaştığında onları çekiyorsa bu onun gerçek olduğunu kanıtlar.
- Gerçek kehribar, ultraviyole ışığı altında mavi ya da sarı renkte parlarken, sahte kehribar genelde beyaz renkte parlar.
- Bir kehribarın gerçek olup olmadığını anlamanın kesin yolu ise IR spectroscopy adı verilen bir uygulamadır. Madde kızılötesi ışınlara maruz bırakılır ve nasıl tepkimeye girdiği gözlenir.