Söğüt ağacının bilinen yaklaşık iki yüz elliye yakın türü bulunmaktadır. Genellikle kışın yapraklarını döker ve Nisan & Mayıs aylarında çiçek açar. Söğüt ağacının yaprakları ağrı kesici özellik taşır. Uykusuzluk, yorgunluk, sinir bozukluğu durumlarında tedavi amaçlı kullanıldığı gibi sarılık, egzama gibi hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.
Söğüt yaprağının içerisinde salisilik asit, tanenler ve madeni tuzlar yer almaktadır. Salisilik asit cilt açısından oldukça faydalı bir etken maddedir. Ayrıca ağrı kesici özelliği vardır.
Söğüt kabuğunu su ile kaynattıktan sonra bal ilave edip tatlandırılır. Bu şekilde tüketildiğinde ağrı kesici özelliği gösterir. Kulak ağrısı yaşanan durumlarda söğüt yaprağının suyunun kulağa damlatılarak ağrı kesici özellik gösterdiği de söylenmektedir.
Uykusuzluk problemine karşı iyileştirici özelliği vardır. Söğüt yaprağı oğul otu ile birlikte kaynatılıp bir çay hazırlanır. Yatmadan bir saat önce 1 su bardağı içildiğinde vücudun rahatlamasını ve uykuya geçişini sağlamaktadır. İçerisinde bal koyularak tatlandırılabilir. Aynı şekilde sinir bozukluğu yaşayan kişilerde söğüt yaprağı kaynatıldıktan sonra bal ile tatlandırılarak içilebilir.
Uzun süre ayakta çalışan kişilerde, kilolu kişilerde ya da topuklu ayakkabı kullanan kadınlarda sık sık görülen ayak yorgunluğu şikâyetlerinin giderilmesi için söğüt yaprağı kullanılarak bir ayak banyosu hazırlanabilir. Ayaklar söğüt yaprağının kaynatıldığı suda dinlendirilerek ağrı kesici özelliğinden faydalanılabilir. Dinlendirici etkisi ile ayak yorgunluğunu alacaktır.
Vücut yüzeyindeki yaralarda söğüt yaprağı kaynatılarak hazırlanan lapa yaranın üzerine sürülür ve tedavi edici özellik gösterir.
Sarılık olan kişilerde söğüt yaprağının kaynatılması ve balla tatlandırılmasıyla hazırlanan şurup soğuk olarak tüketilebilir.
Ayrıca söğüt yaprağından demlenen çayın romatizmal ağrılara, kandaki şekeri düşürmeye, vücudu kuvvetlendirmeye ve ateş düşürmeye yardımcı olduğu söylenmektedir. İştahsızlık problemi olan kişilerde düzenli tüketildiğinde iştah açıcı etkisi olduğu da bilinmektedir.
Söğüt yaprağı kadar şifalı olan söğüt kabuğunun ise adet ağrılarını azaltıcı etkisi olduğu söylenmektedir.
Kan inceltici ilaçların etkisini arttırarak kanama riskini arttırabileceği için bu gruptaki ilaçları kullanırken söğüt yaprağı ve kabuğunun kullanılması risklidir.
Diüretik gruba giren ilaçların etkisini azaltmaktadır.
Nonsteroidal iltihap ilaçları ile birlikte kullanıldığında mide kanaması riski yaratabilir.
Tüm bitkisel tedavi yöntemlerinde olduğu gibi alerjik ve özel durumlarda temkinli olabilmek adına tedavi görülen doktora danışılmasında fayda vardır.